İnternet üzerinden oyunlar sürekli değiştiği için kişiyi ekran başına kilitlenmeye zorluyor. Sosyalleşme sorunu olanlar bu batağın içine iyice sürükleniyor. Akıllı telefon ve tablet bağımlıları ise durumun farkında bile değil
Psikiyatri Anabilim Dalı öğretim üyesi Uz. Dr. Sarper Taşkıran, hızla artan Oyun bağımlılığı konusunda araştırmalar yapan bir bilim insanı.
Gençlerde internet üzerinden oynanan oyunlara yönelik bağımlılıkta patlama yaşandığını dile getiren Taşkıran, “Bunun nedeni de sanal alemde başka bir dünyanın hep var olması ve bireyin oyundan çıktığında bile oyunun devam etmesi. Gençlerin ailelerine bile bunu anlatmakta zorlanıyorum. Oyunlar eskisi gibi değil. İnternetten oynanan oyunlar daha sonra kaldığı yerden başlamak üzere durdurulamıyor. Ekran başındaki genç oyundan çıksa bile sanal alemdeki oyun değişiyor. Bu durum oyun oynayan kişide sürekli olarak birşeyler kaçırdığını ve sürekli olarak çevirimiçi olması gerektiği hissini oluşturuyor.” diyor.
Sanal-gerçek ilişkisi
Gençlerin oyunun dışında zamanlarının önemli bir kısmını oyun hakkında araştırma yaparak, bloglar okuyup, videolar seyrederek geçirdiklerini belirten Taşkıran şöyle devam etti:
“Oyunların dünyası gerçeğe yaklaştıkça gençlerin aldığı haz ve hissettiği başarı duygusu artıyor. Gerçek hayatta derslerinde başarısız olarak görülen, sosyal arkadaş gruplarına alınmayan veya aile ilişkisi bozulmuş biri, oyunda kendini diğer oyuncuların alkışladığı güçlü bir savaşçı olarak görüyor. Bu etkenler bağımlılığı artıran en önemli faktörler. Bağımlılar genellikle sosyal kaygısı yüksek, arkadaşlarının yanında kendini rahat hissetmeyen, oyun ve internet dışında kalan gerçek hayattan yeterince haz almayan kişiler. Araştırmalar bazı bireylerin genetik olarak bağımlılığa daha yatkın olduğunu gösteriyor. Şu anda bağımlılıktan en çok etkilenenler 16-24 yaş arasındaki gençler. Dünya genelindeki internet bağımlılığı oranları yüzde 4.3 ile yüzde 36.7 arasında değişiyor. Türkiye’de ise yüzde 12’lik bir rakam tespit ettik.”
Milliyet