Yeni gıda yönetmeliğiyle marketten alınan paketli ürünün üzerinde günlük alınması gereken miktar da yazılacak. Bu uygulamayla tüketici kendi kendinin diyetisyeni olacak, obezitenin de önüne geçilecek
ABD'nin sağlık harcamalarında ilk sıraya yerleşen Türkiye'nin de gelecekte mücadele edeceği hastalıklar arasına giren obeziteye karşı yeni gıda yönetmelikleriyle savaş başlatılıyor.
Tüketicinin sofrasına ulaşan ürünlerin paketine artık sadece içeriğindeki gıda ve katkı maddeleriyle kalori bilgileri değil o ürünün günlük alınması gereken miktarı da yazılacak. Yani yönetmelikle tüketiciye 'kendi diyetisyenliğini yapma' imkânı tanınacak.
Besin öğeleri olarak tanımlanan yağ, karbonhidrat, tuz, sodyum, lif, protein için; içerir, azalan veya artan oranlarda içerir, içermez ibareleri kullanılacak. Günlük karşılama miktarı olarak belirlenen ibarede ise tüketime hazır haldeki gıdanın bir porsiyonunun, enerji ve besin öğeleri için verilen referans alım düzeylerinin yüzde olarak ne kadarını karşıladığı, bir gıdanın, bir defada tüketilmesi beklenen ortalama miktarını da belirtmesi zorunlu hale geliyor.
Tüketiciler tükettikleri gıdanın günlük ihtiyaçlarının ne kadarını karşıladığı bilgisini de etikette bulacaklar. Bu uygulama, obezitenin önlenmesinde rol oynayacak. Obezite dışında ürünün içindeki herhangi bir katkı maddesine karşı alerjisi olanlar da önlemini almış olacak. Sadece paketli ürünler değil tüketicinin evinde birincil besin kaynakları olarak nitelendirilen et ve süt ile bitkilerle ilgili de ciddi denetimler kapıda. Özellikle bitki üretim atölyeleri, tohum, fide, fidan gibi pasaportu olmayan tohum bir ilden bir başka ile nakledilemeyecek. Sertifikası olmayan kişinin zirai ilaçlama yapması mümkün olmayacak, yapan 2 milyar ile 5 milyar arasında para cezasına tabi olacak. Yani tüketici marketten aldığı kıymanın hangi hayvandan elde edildiğini de manavdaki meyvenin hangi bahçenin ürünü olduğunu ve bu bahçede hangi ilacın kullanıldığını bilecek.
SABAH