Danıştay, genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) ile ilgili sürece “dur” dedi. Şirketlerin zararsız olduğuna dair somut veri getirmesi gerektiğini söyleyen Danıştay “Avrupa Birliği’nde serbest olması yeterli bir açıklama değil” dedi. Hukukçulara göre karar GDO’ya izin veren idareye de cezai sorumluluk getirir. Türkiye’de uzun süredir tartışma konusu olan genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) yargı gündemine girdi.
Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) başvurusu üzerine, GDO ile ilgili olarak Türkiye’nin ihtiyatilik prensibine göre hareket etmesi gerektiği kararını verdi.
Zararsızlığı ispat et!
Danıştay, Tabipler Birliği’nin istemini değerlendirerek karara bağladı ve kısmi bir yürütmeyi durdurma kararı verdi. Danıştay’ın gerekçeli kararında ise, GDO’larla ilgili net saptamalara yer verildi. Türkiye’nin taraf olduğu uluslar ararası sözleşmelerde insan sağlığı, çevre, gıda güvenliği, biyoçeşitlilik gibi konular söz konusu olduğunda, devletlerin ihtiyatlılık (ön tedbirci) çerçevesinde yaklaşmasının öngörüldüğü belirtilen kararda, antibiyotiklere direnç geni içeren GDO ve ürünleri hakkında geleceğe dönük endişeler olduğu vurgulandı. Kararda, “Bu açıdan yaklaşıldığında, antibiyotiklere direnç genleri içeren GDO ve ürünlerinin zararlı olmadığı bilimsel araştırmalarla ortaya konulmadan sırf AB ülkelerinde bu konuda yasaklayıcı bir düzenleme olmadığından bahisle bu tür ürünlerin üretimi, ithalatı ve piyasaya sunulmasının tamamen serbest bırakılması, taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelere ve kamu yararı ilkesine aykırıdır” denildi.
RADİKAL