Zayıflamak için kullanılan bitkisel ürünler ve besin takviyelerinin ruhsatlandırıldıktan sonra içine katılan kimyasallar sağlığı tehdit ediyor.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Ergün, gıda takviyesi ya da zayıflamaya yardımcı bitkisel ürünlerin içeriklerinin tam olarak bilinmediğini ve zararlı olabileceğini belirterek, içine konulan bitkilerin nerede yetiştiği, ne dönemde harmanlandığı, ne tür prosedürden geçirildiğinin çok iyi bilinmediğini belirtti.
Zayıflamak için kullanılan bitkisel ürünlerin ve besin takviyelerinin ruhsat alındıktan sonra içine bazı kimyasal maddelerinin habersiz katıldığını ifade eden Ergün, ''Bunlar doğal ürünler olsa da piyasaya çıktıktan sonra içine kimyasal maddeleri eklenebiliyor. Bakıyorsunuz sonradan içine sibutramin ekleniyor. Çünkü sibutramini içine koyarak ruhsat alamazlar. Bu dünyanın genel sorunu, sadece Türkiye'de değil'' şeklinde konuştu.
Tarım Hayvancılık ve Gıda Bakanlığı ya da Sağlık Bakanlığı'nın bunlara verdiği ruhsatlarda endikasyon belirtmediğini ifade eden Ergün, ''Bakanlıklar bunların içeriğinde beyan edilen maddelerin özelliklerine ve birbirleriyle uyumuna veya etkileşimine bakarak ruhsat veriyor, bu ürün 'buna iyi geliyor' diye bir endikasyon belirtmiyor. Oysa reklamlarda bunlar her derde deva ürünler diye sunuluyor. Bunların birçoğu yalnız gıda takviyesi olarak ruhsatlanıyor'' ifadesini kullandı.
Millî Gazete