Isınan havalar ve uzayan günler, baharın kapıda olduğunu müjdeliyor. Ancak kasvetli kış günlerinin etkisinden sıyrılıp baharı karşılamak, birçoğumuz için pek de kolay değil.
Baharın gelişiyle hormon seviyelerinde meydana gelen değişiklikler, kırgınlık, halsizlik, baş ağrısı, çöküntü hissi, kas krampları ve dikkat bozuklukları gibi etkilere neden oluyor. Bazen haftalarca süren bahar yorgunluğundan kurtulmanın yolu ise kendimizi bahara hazırlamaktan geçiyor.
Özellikle baharın ilk haftalarında saatlerce uyuduğunuz halde yine de uykunuzu alamıyor, sabahları zor uyanıyor ve kendinizi dinlenmemiş hissediyorsanız, aşırı yeme, özellikle karbonhidrat tüketme isteği duyuyor ve buna bağlı kilo artışı yaşıyorsanız ve yapmanız gereken işleri bir türlü tamamlayamıyor, dahası o işe başlayacak gücü bile kendinizde bulamıyorsanız bahar sendromu yaşıyor olmanız muhtemel. Ortalama bir iki hafta kadar süren bu etkiler, hastalık olarak tanımlanmasa da, kimilerimizin hayatını sekteye uğratacak boyutlara ulaşabiliyor.
Büyük şehirde yaşayanlar daha fazla etkileniyor?
Bahar sendromu ya da diğer bir değişle bahar yorgunluğu, kışın yavaşlamış olan metabolizmanın baharın gelişiyle ayak uyduramamasından kaynaklanıyor. Isınan havalar, özellikle büyük şehirlerde elektrik yükünü artırarak; gerginliğe, duygusal iniş çıkışlara, uykusuzluğa, iştahsızlığa, eklem ağrılarına ve yorgunluğa sebebiyet veriyor. Daha çok 15-55 yaş aralığında olan kişilerde gözlemlenen bahar yorgunluğu, mevsimsel duygu değişim bozukluğu yaşayan, yani kendisini güneşli havalarda mutlu, kapalı havalarda fazla depresif hisseden kişileri de normalin üzerinde etkiliyor. Ayrıca düzensiz beslenme, yeterince vitamin almama, uyku düzensizliği, kansızlık gibi durumlar da adaptasyon süresini geciktirerek sendromu uzatıyor.
Hazırlıksız yakalanmayın
Psikiyatrist Doktor Tanju Sürmeli, baharın hızına ayak uydurmak ve vücudu daha dengeli ve aktif çalışmaya hazırlamak için şu tavsiyelerde bulunuyor:
Protein ağırlıklı beslenin: Kış aylarında karbonhidrat ve yağ ağırlıklı beslenirken, havaların ısınmasıyla beslenme alışkanlığında ve vücudun enerji sistemlerinde ani değişiklikler yapmak metabolizmayı olumsuz etkiliyor. Bu nedenle kışın son haftaları karbonhidrat tüketiminden protein tüketimine geçerek adaptasyon süresi kısaltılabilir ve baharın olumsuz etkileri en aza indirilebilir.
Aktif olun: Soğuk kış ayları boyunca hareketsiz kalmak ve baharın gelişiyle aniden harekete geçmek, vücutta olumsuz etkilere neden oluyor. Bu nedenle kışın son haftalarında 15-45 dakika arası yürüyüşler yapmak, vücudu baharın hareketliliğine hazırlıyor.
Uyku düzeninize dikkat edin: Uyuma ve uyanma saatleri düzensiz kişilerde bahar yorgunluğu daha belirgin oluyor. Başlangıçta zor gelse de birkaç sabah erken uyanarak uykuyu düzene sokmak mümkün.
Işık tedavisi uygulanabilir: Bahar yorgunluğunun görülme nedeni, güneşin ısıtıcı etkisinden çok ışık etkisine dayanıyor. Bu nedenle ciddi ölçüde duygu değişim bozukluğu yaşayan kimselere, evlerindeki ışık düzeneğini değiştirmelerine dayanan ışık tedavisi öneriliyor. Böylelikle kişi mevsimsel depresyonun etkilerinden kurtulabileceği gibi mevsim geçişlerinden de fazla etkilenmiyor.
Başka hastalıklarla karışabiliyor: Bahar aylarında nükseden alerjik rahatsızlıklar, mide hastalıkları, tansiyon-nabız ve şeker hastalıkları da bahar yorgunluğuyla benzer belirtiler gösterebiliyor. Bu nedenle kişide görülen şikâyetlerin, birkaç haftadan uzun sürmesi halinde bir doktora görünmesinde fayda var.