Her yıl enerji ithalatı için milyarlarca dolarlık fatura ödüyoruz. Cari açığın en büyük kalemini Enerji Faturasının oluşturduğunu bilmeyenimiz yok. Ancak yine de enerji verimliliği konusunda yeterli bilinç düzeyine ulaşıldığını söylemek zor.
Enerji Bakanlığı verilerine göre; Ülkemizde, bina sektöründe %30, sanayi sektöründe %20 ve ulaşım sektöründe %15 olmak üzere önemli düzeyde enerji tasarruf potansiyeli bulunmakta. Kimilerine göre bu alanda yapılabilecek tasarruf oranı çok daha yüksek.
Enerji ithalat faturasını azaltmak için başta yenilenebilir enerji kaynakları olmak üzere milli kaynakları harekete geçirme uğraşında olan Türkiye, son yıllarda enerjinin verimli kullanılması için bir yandan yasal zorunluluklar getirmekte diğer yandan ise sosyal projeler yürütmekte.
Enerji Verimliliği Kanununu 2007 yılında çıkaran Türkiye, 2008 yılında Başbakanlık Genelgesi ile “Ulusal Enerji Verimliliği Hareketi” başlatmış ve 2008 yılı “Enerji Verimliliği Yılı” ilan edilmişti. Genelde ile tüm kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler ve kamu kurumu niteliğindeki meslek odalarının 1 ay içinde lambaları, tasarruflu ampullerle değiştirmeleri zorunlu kılınmıştı. Satın alınan verimli lambalar için ödenen 11,5 milyon lira, 101 günde geri kazanılmış elektrik giderindeki azalma ile bütçeye yılda 41 milyon lira katkı sağlanmıştı.
Son yıllarda aydınlatma teknolojisindeki gelişmeler sonucunda led lamba kullanımı yaygınlaşmaya başladı. Led teknolojisinin özel sektörde kullanım oranının yüzde 15'lerde, kamu kurumlarında ise daha fazla olduğunu söyleyen Aydınlatma Gereçleri İmalatçıları Derneği Başkanı Fahir Gök, Enerji Bakanlığı’nın bu teknolojilerden daha fazla yararlanılmasını sağlamak için sokak lambaları projesi üzerinde çalıştığını söylüyor. Önümüzdeki beş yıl içinde Türkiye'nin bütün sokaklarında bu sistemlerin kullanılacağını belirten Gök, sistemin 1 milyar dolardan fazla bir maliyete sahip olduğunu, kendini 2-3 yıl içinde amorti ettiğini vurgulayarak milyarlarca liralık tasarruf sağlanacağına dikkat çekiyor.
Enerji Verimliliği ile ilgili olarak yürütülen Enerji Hanım Projesi ile ülke genelinde kadınlarımızın enerjiyi verimli kullanmayı öğrenmesi ve bu yolla önce ev ekonomisine, sonra ülke ekonomisine katkıda bulunması hedeflenmiş, il il gezilere başlanarak bu proje hayata geçirilmişti.
Her geçen yıl enerji ihtiyacımız artıyor. Bu da her yıl daha yüksek fatura ödememiz anlamına geliyor. Bu faturaları ödemek istemiyorsak, ürettiğimiz ya da satın aldığımız enerjiyi etkin ve verimli kullanmak zorundayız.
Evlerde alınabilecek küçük tedbirlerin sonucu bir yılda 4 milyar liralık tasarruf sağlanabiliyor ise Sanayi, ulaşım ve diğer alanlarda teşvik ve / veya zorunluluk şeklinde daha etkin tedbirlerin süratle hayata geçirilmesinde büyük yarar var. Milyarlarca dolarlık tasarruf anlamına gelecek olan bu durum, eğitim ve sağlık başta olmak üzere ihtiyaç duyulan her alanda yeni yatırımların yapılabilmesi anlamına gelecektir.
Recep ŞENYURT -Dünya Gazetesi