Kırım'da pazar günkü referandumdan "Ukrayna'dan ayrılma" kararı çıkacağından emin görünen Putin, Kırım'dan vazgeçmiyor. ABD ve AB ise Rusya'ya karşı sert yaptırıma hazırlanıyor
Yaklaşık iki hafta önce Rusya'nın "savunma güçleri" adını verdiği silahlı grupların, askeri üsleri ele geçirdiği Ukrayna'nın Kırım Özerk Bölgesi'nde "Rusya'ya bağlanıp bağlanmama" referandumuna iki gün kala, karşılıklı son kozlar oynanıyor. Rusya'nın Kırım'a ilişkin olası müdahale planlarına karşılık, ABD ve AB son kez diplomatik uyarılarını yapıyor. ABD Başkanı Barack Obama, önceki gün Ukrayna Başbakanı Arseniy Yatsenyuk'u Beyaz Saray'da ağırlayarak Putin'in birliklerini Kırım'dan çekmemesi halinde uluslararası kamuoyunu bunun bedelinin ödetmeye "zorlayacağını" belirtti. Yatsenyuk ise Putin'in Kırım'dan sonra Kiev ve ardından tüm ülkeyi ele geçirme planları olduğunu ileri sürdü. Bu görüşmenin yapıldığı saatlerde ABD Senatosu Dışilişkiler Komitesi, Kiev hükümetine 1 milyar dolarlık destek paketini onayladı. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Kırım'daki referandumdan vazgeçilmemesi ve Rusya'nın uluslararası aracılarla görüşmeye başlamaması durumunda ABD ve AB'nin pazartesi günü Rusya'ya karşı ciddi adımlar atacağını söyledi. Putin'i 14 yıldır tanıyan ve AB ile Rusya arasında aracı olarak kabul edilen Almanya Başbakanı Angela Merkel da Putin'in büyük bir risk aldığı mesajını yolladı.
Kırım'da Batı yanlıları referandum öncesi seslerini duyurmak için ağızlarını bantlayarak gösteri yaparken, en endişeli grupların başında Tatarlar geliyor. AP ile temaslarda bulunan Kırım Tatar Milli Meclis Üyesi Abdurrahman Egiz, "Türkiye'nin yanımızda olduğunu biliyoruz ama uluslararası camianın daha net adımlar atılmasını bekliyoruz" dedi.
Sabah