Vergi incelemesi denilince, insanların birden yüz ifadesi değişiyor. Hatta hafifçe endişeleniyor. Nedenine gelince, bazıları inceleme sonucu ciddi tutarda vergi ve ceza ile karşılaşabiliyor. Hatta hapis cezasına bile muhatap olabiliyorlar.
Bildiğiniz gibi, Türkiye’de vergiler, ağırlıklı olarak beyan üzerine alınıyor. Vergi mükellefi olan şahıs ve şirketler, vergi matrahını yani verginin üzerinden hesaplandığı tutarı, bir beyanname ile kendileri hesaplatıp bildiriyorlar.
Vergi daireleri de beyan edilen matrah üzerinden gelir vergisi, kurumlar vergisi, KDV, ÖTV, damga vergisi gibi vergileri tahakkuk ettiriyorlar.
Daha sonra, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğu defter ve belgeler, banka hesapları, fatura alınan ve verilen kişi ve şirketler nezdinde araştırılıyor. Gerek görülmesi halinde o işyerinde fiili envanter yani mal sayımı da yapılabiliyor. İşte bu olaya “vergi incelemesi” deniliyor.
Sonuçta incelenen şahıs veya şirketler genellikle yüklü bir vergi ve ceza ile karşılaşıyorlar. Kuşkusuz “teşekkür” alanlar da oluyor ama bunların sayısı yok denecek kadar az!
Vergi incelemesi sayısı 10 bine yaklaşan vergi müfettişleri ve yardımcıları tarafından yapılıyor. Bunların büyük kısmı, son birkaç yıl içinde göreve başlayanlardan oluşuyor. Vergi dairesi müdürleri de vergi incelemesine yetkililer.
Vergi İncelemesinin Sebepleri
- Saymakla bitmez. Belli başlı olanları sıralayalım.
- İhbar (genellikle eski çalışanlardan gelir),
- Sürekli zarar beyan ediliyor olması,
- Sektör incelemesi nedeniyle (örneğin akaryakıt, ilaç, turizm, ihracat vs.),
- Kasa hesabında yüklü para gözüküyor olması,
- O ilde en çok kazanç beyan edenler arasında olmak,
- Vergi iadesi talepleri,
- Sürekli ve yüksek tutarda devreden KDV,
- Son 5 yıl içinde, gayrimenkul satışı olanlar, kat karşılığı inşaat yaptıranlar,
- Yüksek genel gider ve Kanunen kabul edilmeyen giderler,
- Banka kredilerinin, tapudaki satış bedelinin üstünde olması,
- Naylon fatura düzenleyen birinin yakalanması sonucu elde edilen bilgilere istinaden, fatura verdiği firmalar,
- Sahte ya da kapsamı itibariyle yanıltıcı belge düzenlenmesi veya kullanılması,
- Ortakların, şirketten yüksek tutarda borç para çekmiş olması,
- Düzeltme beyanları.
2013’de vergi ihbarcılarına 7.1 milyon TL ikramiye ödendi
2013 yılında 2.289 kişi vergi kaçakçılığı ihbarında bulundu. Bunlardan 462’sine 7 milyar 105 bin TL “ihbar ikramiyesi” ödendi. İhbarda bulunanlar, genellikle o işletmede çalışan ve işletmenin girdisini-çıktısını bilen kişiler oluyor. İhbarın yazılı olarak yapılması gerekiyor. Dilekçede açık kimliğini ve adresini belirtmeyenlerin başvuruları işleme konulmuyor.
İhbarın somut dayanağının belirtilmesi gerekiyor. Yani “Şu adamın evi, arabası yazlığı var. Lüks içinde yaşıyor ama çok az vergi ödüyor” denilmesi yeterli değil. Somut örnekler ve belgeler olmalı.
İhbar ikramiyesinin oranı yüzde 10’dur.
İkramiyenin üçte biri vergi ve cezanın tahakkukunda, üçte ikisi ise, tahsilattan sonra ödenir. İkramiyenin ödenebilmesi için muhbirin dilekçesinde bu hususu “ihbar ikramiyesi istiyorum” diye belirtmesi gerekir.
Şükrü Kızılot / Hürriyet
|