İsrail’in, Koruyucu Hat Operasyonu’nu “Savaş” olarak adlandırma kararı almasının arkasında siyasi ve hukuki hedefler olduğu belirtiliyor. Filistinli uzmanlar, geçen hafta İsrail’in, Temmuz 2014’teki “Koruyucu Hat” operasyonunu, “Sekizinci” Arap-İsrail, “Birinci” Filistin-İsrail savaşı olarak adlandırılması yönündeki kararını değerlendirdi.
Gazze’deki El-Umme Üniversitesi Siyasi Bilimler Öğretim üyesi Adnan Ebu Amir, “İsrail Filistinlilere karşı saldırılarını askeri operasyon olarak adlandırmaya meyillidir ancak son saldırıları savaş olarak adlandırma kararı almasının bazı nedenleri var. Bunlar arasında bu saldırıların, İsrail’in Filistinlilere ya da Müslümanlara karşı girdiği en uzun ve kayıpları en ağır mücadele olması yer alıyor” dedi.
Kararın siyasi ve hukuki boyutları olduğunun altını çizen Amir, “İsrail, Filistin’in Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) katılım belgesini imzalamasına mukabil, işlediği suçlardan ötürü herhangi bir tazminat ödememek ve manevra alanını genişletmek için böyle bir girişimde bulundu” diye konuştu.
İsrail’le ilgili araştırmalar yapan Antoine Şelhat ise İsrail’in son saldırıyı savaş olarak adlandırmasının ardında yatan nedenleri şöyle anlattı: “İsrail, Gazze’de düşman ordusuyla savaştığını iddia ederek kanuni ve mali yükümlülüklerden kurtulmak istiyor. Filistin’in UCM’ye başvurması yerel ve uluslararası hukuk kurumlarına ve hatta bireylere bile İsrail’in yargılanmasını talep hakkı veriyor. İsrail de, hakkında verilecek bir suçlama kararı öncesi bu adımı atarak bunun önüne geçmeye çalışıyor.”
Millî Gazete