Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meral Kayıkçıoğlu 17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü sebebiyle, hipertansiyon hastalığının nasıl teşhis edilebileceğini ve yapılması gerekenleri anlattı.
Hipertansiyonun, sadece kan basıncı yüksekliği olarak görülmemesi gereken, insan hayatını tehdit eden önemli bir sağlık problemi olduğunu belirten Prof. Dr. Kayıkçıoğlu, "Tedavi edilmediği takdirde beyin, kalp, böbrek, damar ve göz başta olmak üzere pek çok organda kalıcı hasara yol açabilir. Hipertansiyon gelişiminde hem genetik faktörler hem de yaşam şeklimizin ve beslenmemizin çok etkisi var. Özellikle çocukluk ve hatta bebeklik dönemindeki beslenme, hipertansiyon gelişimine neden olabiliyor" dedi.
Hipertansiyonun erişkinlerde 18 yaşından itibaren her yaş grubunda gelişebileceğini kaydeden Prof. Dr. Meral Kayıkçıoğlu şunları söyledi:
Yaşla beraber kan basıncının artması beklenen bir bulgudur ama yine de yaşlıların hipertansif olması normal bir olay değildir. Damar sertliği (ateroskleroz) ile beraber hipertansiyonun sıklığında da artış vardır. Damar sertliği hipertansiyona neden olduğu gibi, hipertansiyon aslında damar sertliğinin başta gelen nedenlerinden biridir. Bir kişinin aile öyküsünde hipertansiyon varsa, yani anne, baba, kardeşleri veya yakın derece akrabalarında varsa, kendisinde hipertansiyonun gelişmesi daha kuvvetle muhtemel oluyor. Bu yüzden de bu kişinin hipertansiyon olup olmadığını kontrol etmek için kan basıncı ölçümü yaptırması gerekiyor. Kan basıncının en az 2 farklı günde 140/90 mmHg ve üzerinde çıkmasını hipertansiyon olarak kabul ediyoruz. Üstelik kan basıncı normal bile çıksa ailesinde hipertansiyon olanlar her yıl bu ölçümü tekrar ettirmeli."
Hipertansiyon hastalarının dikkat etmesi gerekenler
Tansiyon ilaçlarını doğru ve düzenli kullanın. Tansiyon ilacınızı, doktorunuzun belirttiği saatte tansiyonunuzu ölçmeden alın. İlaçlarınız kendi kafanıza göre kesmeyin. Düzenli olarak tansiyonunuzu ölçün (haftada 2-3 kez). Yılda bir kez mutlaka doktora gidip kalbinizi, gözlerinizi ve böbreklerinizi kontrol ettirin. Doktorunuz dışında kişilerin önerdikleri ilaçları kesinlikle kullanmayın. Piyasada satılan ve bitkisel olduğu söylenen ilaç vb. maddeleri doktorunuza sormadan içmeyin. Ağrı kesicilerden uzak durun. Yürüyüş yapın (haftada en az 3 gün en az 30'ar dakika tempolu yürüyüş). Tuzu azaltın (sofradan tuzluğu kaldırın, yemeklerdeki tuz miktarını azaltın). Sigaradan uzak durun. Karın yağlarından kurtulun, fazla kilolarınızı verin. Yaşantınızdaki stresleri azaltmaya çalışın.
Dünya Bülteni