Artvin'in Hopa İlçesi'nde 5 gün önce meydana gelen ve 9 kişinin hayatını kaybettiği sel felaketi sonrası sular çekildi, ortada çamur ve balçık kaldı. Balçıkla kaplanan mahallelerde temizlik çalışması sürerken, vatandaşlar köylerine ulaşmakta büyük güçlük geçiyor
Bu arada sel sularının ortaya çıkardığı kaçak çöp dağı için harekete geçen Karayolları ekipleri yaklaşık 500 kamyon çöpü kaldırma çalışması başlattı.
Yaklaşık 1 metreye ulaşan balçıkla kaplanan Karadeniz Sahil Yolu Hopa geçişinde yol temizleme çalışması başlatıldı. Balçıkla kaplı mahalle ve köylerde çok sayıda Otomobil ve kamyon kısmen toprak altında bulunuyor. Vatandaşlar, hasarlı ve çamurla kaplı yollardan araçları ile ilerleyerek köy ve mahallelerine ulaşmaya çalışıyor. Onlarca evin yıkıldığı, yüzlerce evin sel baskını sonrası hasar gördüğü ve balçıkla kaplandığı Sundura Mahallesi'nde vatandaşlar evlerini ve selden kurtarabildikleri eşyalarını temizliyor.
Gıda ve su yardımı
Bu arada Hopa limanından kalkan Sahil Güvenlik Komutanlığı'na bağlı helikopterler karadan ulaşılamayan köylere su ve gıda maddesi taşıyor. Kızılay ekipleri de mahallelerde vatandaşlara su dağıtımına devam ediyor.
Doğa tahrip edilince risk yüzde 149 arttı
Ekoloji uzmanı Doç. Dr. Turan Yüksek’in hazırladığı rapora göre Doğu Karadeniz’de kızılağaç baltalıklarının çay üretim alanlarına dönüştürülmesi erozyon riskini yüzde 149 artırdı
Artvin’in Hopa ilçesinde yaşanan felaket, Doğu Karadeniz bölgesindeki sel, heyelan ve taşkın riskini bir kez daha gündeme getirdi. Özellikle Rize ve Artvin illerindeki doğal alanların tahrip olması ve dere yataklarının istinat duvarlarıyla çevrilmesine karşı çıkan uzmanlar, Hopa’da yaşanan felaketin tekrarlanabileceği uyarısında bulunuyor.
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden ekoloji uzmanı Doç. Dr. Turan Yüksek de “Rize Yöresinde Yanlış Arazi Kullanımı ve Neden Olduğu Çevresel Sorunlar” başlıklı 45 sayfalık akademik raporunda, sorunu çarpıcı şekilde ortaya koyuyor.
Yüksek’in, Rize özelinde hazırladığı ve Doğu Karadeniz’deki durumu yansıtan raporda kızılağaç baltalıklarının tahrip edilerek çay plantasyonlarına dönüştürülmesi sonucu erozyon riskinin yüzde 149 arttığı belirtiliyor. Raporda öne çıkan bazı bölümler şöyle:
- TOPRAK KAYMASI OLAN ARAZİLER ÇAYLA KAPLI: Pazar havzasında yapılan bir çalışmada kızılağaç baltalıklarının tahrip edilerek çay plantasyonlarına dönüştürülmesi sonucu topraklarda erozyon olma olasılığının yüzde 149 arttığı tespit edilmiştir. Erozyon olma olasılığının yüksek çıktığı arazide 11 Kasım 2001 tarihinde meydana gelen heyelan sonucunda 10 dönüm büyüklüğünde arazi tahrip olmuştur. Toprak kaymasının olduğu arazilerin tümünün çayla kaplı olması ve arazinin, eğim itibariyle havzanın en düşük eğimli (yüzde 26) olması dikkat çekicidir.
- TARIMA ELVERİŞLİ TOPRAK YÜZDE 3: Rize’de işlemeli tarıma uygun arazi yok denecek kadar azdır. İl genelinde arazilerin yüzde 96.93’ü tarıma elverişli olmayan araziler üzerindeyken, toplam arazinin sadece yüzde 3.07’si toprak işlemeli tarıma uygun olan arazilerden oluşmaktadır. Rize arazi varlığının yüzde 82.58 sarp ve yüzde 15.16’sı çok dik eğimlidir. Rize arazilerinin yüzde 84.68’sinde değişik şiddet ve derecede su erozyonu görülmektedir.
- ARAZİLER AMAÇ DIŞI KULLANILIYOR: Rize’de tarıma elverişli 2 bin 677 hektar araziden 627 hektarı amaç dışı kullanılmaktadır. Bu arazilerin amaç dışı kullanılması ormanlık alanlardaki sosyal baskıyı artırmakta, ayrıca taban arazilerinin yerleşim yeri olarak kullanılması derelerdeki akımın yükselmesi ile birlikte bu alanlarda can kaybı ve maddi zarar oluşturma riskini daha da artırmaktadır. Derenin mansap bölümünde yapılan hatalı tesisler nedeniyle yüksek akımlar sonucu meydana gelen sel ve taşkınların oluşturduğu zararlar daha da artmaktadır.
Milliyet