Birleşmiş Milletler Gıda Örgütü’ne (FAO) göre her yıl 1.3 milyar ton gıda çöpe gidiyor. Bunun parasal değeri 800 milyar dolar. Çöpe giden bu yiyecekler aslında 1.8 milyar insanın doymasına yetiyor. Dünyada yaklaşık 842 milyon insanın kronik olarak yetersiz beslendiğini düşünürsek aslında çöptekiler insanların hayatta kalmasına fazlasıyla yetiyor…
Her gün 5 yaşın altındaki 20 bin çocuğun açlık ya da yetersiz beslenme sonucu hayatını kaybettiğini buna ekleyelim. Sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde çiftçilerin ürettiği sebze ve meyvelerin yüzde 20 ila 40’ı yeterli korunmadığı için tüketimi yapılamadan çöpe gidiyor. Buzdolaplarında yeterince korunamayan işte bu gıdaların oluşturduğu yıllık atık miktarının ekonomik değeri dünyanın birçok ülkesinin milli hasılasından büyük. Son açıklanan 2010 verilerine göre tam 161 milyar dolar. Yani Türkiye’nin yıllık toplam ihracatından da fazla…
Çöpe giden parayla on binlerce okul yapılabilir
Peki Türkiye’de durum ne?
Bazı tahminlere göre yılda tam tamına 214 milyar lira (62 milyar dolar) çöple buluşuyor. Bu parayla Türkiye’de 10 binlerce okul, yine 10 binden fazla hastane yapılabilir…
Hükümetler bunun için büyük çaba sarf ediyor. Örneğin yılda 22 milyon ton yiyeceğin çöpe atıldığı Fransa, bu israfı önlemek için gıda maddelerinin çöpe atılmasını yasakladı. Karar gereğince son kullanma tarihi geçen gıda mamullerinin hibe edilmesi ya da yeniden değerlendirilmesi zorunlu. Satılmayan gıda maddeleri, ihtiyaç sahiplerine hibe ediliyor.
Kısa sürede çürüyen, bozulan gıdaların tüketilebilirlik ömrünü uzatmak için bilim insanları uzun süredir büyük bir çalışma içinde. Sonunda neredeyse umut belirdi ve gıdaların raf ve saklama ömrünü uzatabilen özel bir ürün geliştirildi.
ABD Kimya Topluluğu toplantısında konuşuldu
İngiltere’den Hindistan’a dünya medyasının geniş yer verdiği bu buluş ilk kez ocak 2017’de Food Bioprocess Technology’de yayımlandı. 22 Ağustos’ta ise ABD’deki American Chemical Society’nin (ABD Kimya Topluluğu) 254’üncü toplantısında masaya yatırıldı.
Amerikan Çevre Koruma Dairesi (The Environmental Protection Agency) de bu ürünün evdeki yiyeceklerin atık olma süreçlerini uzattığını vurguladı. İngiliz ve Amerikan medyası bu önemli gelişmeyi haber konusu yaptı. İnsanların eski zamanlardan bu yana meyveleri, sebzeleri ve etleri korumaya çalıştığına, tuzlama, konserve, dondurma ya da plastik filmlere sarma gibi süreçler yaşandığına dikkat çekerek yeni teknolojinin önemli bir adım olduğunu anlattılar.
Dünya