Türkiye’yi yakın gelecekte bekleyen tehlike “antibiyotik direnci.” Önlem alınmaması ve antibiyotik direncinin artarak devam etmesi durumunda Türkiye’de herkesin cebinden 954 dolar çıkacak.
Hazırlanan bir raporuna göre, antimikrobiyal direnç, gerek halk sağlığı etkisi gerekse ekonomik maliyeti nedeniyle son yıllarda küresel gündeminin en temel meselelerinin başında geliyor.
G20 Çin Başkanlığı döneminde 2016 Liderler Bildirgesi’ne giren sağlık ile ilgili tek konu antimikrobiyal direnç olurken bu yıl da G20 Hamburg Liderler Bildirgesi’nde tekrar yer aldı. Mikroorganizmaların, antimikrobiyal ilaçlara maruz kalmalarıyla birlikte zaman içinde direnç kazanıp değişim göstermeleri sonucu ortaya çıkan antimikrobiyal direnç, mikroorganizmaları ilaçlara karşı dirençli hale getirerek hastalıkların tedavisi için mevcut olan seçenekleri azaltıyor.
Antimikrobikler sadece tıpta değil, tarım ve veterinerlikte de yaygın kullanıldığından, antimikrobiyal direnç tarım ve veterinerlikte kullanılan ilaçların etkisiyle de gelişebiliyor. Direnç oluşumunun temelde iki nedeni bulunuyor. Biri antibiyotik kullanımının fazlalığı iken, diğer neden doğru antibiyotiklerin ilgili hastalarda kullanılmaması.
EN ÇOK KULLANAN TÜRKİYE
Rapora göre, antimikrobiyal dirence bağlı olarak her yıl yaklaşık 700 bin kişi hayatını kaybediyor. Ayrıca direnç oranının bu hızla artmaya devam etmesi halinde, 2050 yılında antimikrobiyal dirence bağlı olarak her yıl 10 milyon kişinin hayatını kaybedeceği tahmin ediliyor. Türkiye, dünyada verisi olan ülkeler arasında antimikrobiyal direnç oranlarının en yüksek olduğu ikinci ülke. Bununla birlikte antibiyotik tüketim seviyesinin de dünyada en yüksek olduğu ülke. Aradaki ilişki nedeniyle de önümüzdeki dönemde direnç oranlarının artma potansiyeli en yüksek ülkeler arasında yer alıyor.
Tüm bu nedenlerle antimikrobiyal direnç, Türkiye için önemli bir tehdit unsuru. Bu nedenle son yıllarda antibiyotik kullanım oranlarının düşürülmesine ilişkin politika ve programlar, Türkiye’deki sağlık gündeminin en üst sıralamalarında yer alıyor. İlgili kamu kurumları tarafından birçok çalışma yürütülüyor ve tasarlanan politikalar hızla uygulamaya konuluyor.
Türkiye, yüksek antibiyotik direnci sebebiyle 2050’ye kadar ki süreçte, 220 milyar ile 1.4 trilyon dolar arasında bir ekonomik kayıp yaşama riski taşıyor. Bu analize göre, Türkiye’nin mevcut antibiyotik direnci olan yüzde 40’ı yıllar içerisinde koruması halinde bile 2010’dan başlayarak ekonomiye verilecek toplam zarar 220 milyar dolar olarak hesaplanıyor.
Önlem alınamaması durumunda direncin artması halinde gözlemlenebilecek olan kötümser senaryoda ise bu etkinin 1,4 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Kişi başına düşen milli gelirdeki kayıp olarak değerlendirildiğinde ise, 2050 yılında, iyimser senaryoya göre kişi başına milli gelirdeki antimikrobiyal dirençten kaynaklı kaybın 129 dolar, kötümser senaryoya göre ise 958 dolar olması bekleniyor.
Hürriyet