İngiltere, Danimarka, İspanya, İsrail, Avusturya, Hollanda, Türkiye, Belçika ve İsviçre’de 18 yaşını aşan yetişkinlerle yapılan araştırmaya her ülkeden biner kişi katıldı. Türklerin yüzde 73’ü için en stresli olay boşanmak. Bunu yüzde 67 ile sigarayı bırakmak izliyor.
Türkiye’de her 10 sigara bağımlısının dokuzu (yüzde 89) hayatında en az bir kere ve ortalamada 4 kezden fazla sigarayı bırakmayı denemiş.
Türkiye’de 17 milyon kişinin sigara içtiği, buna bağlı yılda 70-100 bin ölümün olduğu tahmin ediliyor. Söz konusu araştırma sonuçlarına göre, Türkiye’deki katılımcılar arasındaki sigara bağımlılarının yaklaşık 4’te 3’ü, sigarayı bırakmak isteme nedenlerinin kendi sağlıklarını korumak olduğunu belirtiyor ve bu oran bütün katılımcı ülkelerde benzer seviyelerde.
Türkiye’deki katılımcılar arasındaki sigara bağımlılarının yarısı sigara bırakmanın tıbbi destek gerektiren bir konu olduğunu düşünüyor. Ancak şu anda sigarayı bırakmış olan eski bağımlıların yalnızca % 8’i doktor desteği almış. Diğer yarısı ise sigarayı bırakmayı kolaylaştıracak, etkinliği kanıtlanmış herhangi bir tedavinin olduğunu bilmiyor.
Tütün alışkanlık değil bağımlılık
Doç. Dr. Osman Elbek (Göğüs hastalıkları uzmanı): “Tütün kullanımı ister sigara, ister nargile ya da başka biçimde olsun bir bağımlılıktır. Kullanım diş fırçalama gibi bir alışkanlık olmadığı için bırakma sürecinde kimi sorunlarla karşılaşılabilir. Çünkü tütün ürünü kullanmak kişinin iradesine bağlı bir durum değil. Öte yandan bırakma sürecinde karşılaşılan sorunlar aşılmaz durumlar değil. Daha önemlisi herkesin sigara bırakma tedavisinde kullanılan ilaçlara ihtiyacı da yoktur.
Toplumda sigara bırakmak isteyenlerin yaklaşık yarısı herhangi bir ilaç kullanmadan da tütün kullanımını terk edebilir. Ancak kalan diğer yarısı için ilaç tedavisine gereksinim var. Bununla birlikte yapılan araştırmalar bir doktor gözetiminde olmadığı sürece sigara bırakma tedavisinde kullanılan ilaçların içilmesinin beklenen yararları sağlamadığını gösterdi. Ayrıca unutulmamalıdır ki kararlılık, sigara bırakma sürecinin en önemli bileşeni.”
Hürriyet