Helal ve Sağlıklı Gıda Platformu öncülüğünde Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Karabük Üniversitesi ve Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi işbirliği ile “Helal Yaşam; Helal gıda, Helal Ürün, Helal Hizmet” ana teması ile "Uluslararası 4. Helal Ve Sağlıklı Gıda Kongresi" gerçekleşti.
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ev sahipliğinde 3-5 Kasım 2017 tarihlerinde yapılan kongreye altı oturumda; yurt içi ve yurtdışı olmak üzere toplam 22 bilim insanı çağrılı konuşmacı olarak katıldı;aynı anda üç salonda birlikte yapılan sunumlarda 65 sözlü ve 92 poster sunumu yapıldı. Toplantıya binin üzerinde kayıtlı olmak üzere yaklaşık 1500 kişi katılarak sunumları takip etti.
Kongrede temel olarak helal kavramının “Sadece inanç hassasiyeti dolayısıyla Helal yaşam kavramını içselleştirmiş olan insanlara değil yeryüzünde yaşayan tüm insanlığın hayrına olacak bir yaşam tarzı olarak sunulması yolunda temel mesajların ve bir yol haritasının çizilmesi” amacıyla, yine Helal Gıda ve Beslenme, Yaşam Boyu Sağlık, Helal Yönetim Ticaret ve İşletme, Helal Turizm, İlahiyatta Helallik Kavramı ve Eğitimde Helallik Kavramı alt başlıklarıyla ulusal ve uluslararası düzeyde ele alındı, özellikle 'Helal Yaşam Tarzı' konusuna vurgu yapıldı.
Oturumlar
Kongrenin ilk gününde, Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi'nden Prof. Dr. Bilal Kuşpınar tarafından yapılan açılış konuşmasında; "Bilinçli Yaşam: Tayyib ve Helal" kavramları ele alındı.
İkinci günün ilk oturumunda helal kavramının günlük hayata uyarlanmasında eğitimin rolü, tarihsel boyutu, karakter eğitimindeki rolü, metodu ve yönteminin nasıl olması gerektiği geniş çaplı olarak kendi alanında uzman akademisyenler tarafından tartışıldı. İkinci oturumda yaşam boyu sağlık, helallik açısından egzersiz, ruh sağlığı ve beslenme şekli konularında sunumlar yapıldı. Üçüncü oturumda Helal Turizm işletmeleri beklentiler ve standardizasyon açısından ele alınırken dördüncü oturumda ise Helal Yönetim ile Ticaret ve İşletme konuları helal akreditasyon, standardizasyon ve finans sistemleri yönleri ile değerlendirildi.
Üçüncü günün ilk oturumunda Helal Gıda ve Beslenme konusu, organik gıdalar, işlenmiş ve işlenmemiş gıdalar, genetiği değiştirilmiş gıdaların helal yaşam üzerine etkileri perspektifinde tartışıldı.
Kapanış oturumunda ise kongre boyunca sunulan bildirilerin genel bir değerlendirilmesi ilahiyat açısından helal kavramı boyutunda ele alınarak mütalaa edildi.
Kongreden çıkan ana sonuçlar ise şu şekilde:
* İçerisinde sağlık açısından riskli katkı maddeleri bulunan ürünlere helal sertifikası yerine mubah sertifikası verilebilir. Fetva verilen her ürün sertifikalandırılmayabilir. Helal sertifikası tamamen sağlıklı olduğu düşünülen gıdalara verilmelidir. Çünkü helal kavramında olumlu bir teşvik de üstü kapalı olarak sunulmaktadır. Ürün helal olduğu halde tüketilmesi çok tavsiye edilmeyebilir. Çünkü haram diyecek kadar güçlü olumsuzluklar yoktur.
* Helal Gıda tüketilebilir gıda demektir ancak kalitesi düşük, orta veya yüksek olabilir. Kaliteye göre farklı semboller (hilal vs.) kullanılabilir.
* Daha fazla sayıda kişinin helal ve sağlıklı beslenmeyi bir hayat tarzı (yaşam stili) olarak belirlemesi, doğru ve bilimsel bilgilerle bilinçlenmesi ve farkındalığının gelişmesi için çalışmalar yapılmalıdır.
* Tatil yapan ve seyahat eden Müslümanların tatil ve seyahatlerinin uygun ve daha cazip hale getirilebilmesi için "Helal Turizm Standardizasyon ve Sertifikasyon Sistemi"nin, helal konaklama, helal seyahat acenteciliği, helal yiyecek içecek işletmeciliği, helal ulaşım (helal uçak vs.) işletmeciliği vb geliştirilmesi, Müslüman turistler için çekicilik arz eden unsurların artırılması, Ramazan ayına özgü hizmet içeriklerinin geliştirilmesi, Müslüman turistler için rehberlerin yetiştirilmesi, ezan, namaz, ibadet konularında ihtiyaçların karşılanması, alkolsüz etkinlik olanaklarının artırılması gerekmektedir.
* Müslümanların en çok tercih ettiği Müslüman ülkeler sıralamasında ilk üç sırada Malezya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Türkiye gelmektedir. 2015 yılında ikinci sırada yer alan Türkiye, 2016 yılında bir sıra gerileyerek üçüncü sırada yer almıştır. Genel olarak bakıldığında 2017 yılı itibarıyla tüm dünyada Müslüman nüfusunun yaklaşık 1,9 milyar kişi olduğu, Müslüman nüfusun 2030 yılı itibarıyla 2,2 milyara, 2050 yılında da 2,8 milyara ulaşacağı öngörülmektedir. Helal turizmin yükselişinde Müslüman ülkelerdeki orta sınıfın giderek güçlenmesinin önemli rol oynayacağı düşünülmektedir.
* Helal Akreditasyon Kurumu'nun (HAK) kurulması, ülkemiz ve tüm dünya için önemli bir adımdır. Uzun yıllardır İslam coğrafyasında ve dünyada ülkemizin Helal Standartları ve Belgelendirme alanında yaptığı hizmetlerin Helal Akreditasyonu alanında da devam etmesi için ehliyet, liyakat ve konuya değer verme kriterlerinin HAK’nun çalışan yapısının oluşumunda da uygulanması elzemdir. Uygulama ve kurulum aşamalarında ehliyetli ve özverili kişiler göreve getirilmeli ve helal kavramı içinde hareket edilmelidir.
* Helal kavramının topluma yayılması, farkındalığın daha genç yaşlarda oluşturulması ve gelecek kuşaklara iletilmesine yönelik ilk ve orta eğitim düzeyinde müfredat düzenlenmesi sürdürülebilir bir başarı için büyük bir adım olacaktır.
* Alışkanlıkların kişilik haline dönüştüğü bilinmektedir. Bu nedenle alışkanlıkları helal kavramına uygun hale getirecek projeler hazırlayarak karakter eğitimine ve helal kavramının günlük yaşama uyarlanmasına destek olunmalıdır.
* Sadece helal yaşam kavramını önemseyen Müslümanlara yönelik değil, bu kavramın tüm insanlığın faydasına olacak bir yaşam tarzı olarak sunulması yolunda temel mesajların ve bir yol haritasının oluşturulması için adımlar başlatılmıştır. Bu konuda çalışmalar devam etmelidir.
Kongre ile ilgili detaylı bilgi helalvesaglikli.org adresinde yer almakta.