Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) ekonomik olarak öncelikli sorunlar arasına aldığı, Dünya Sağlık Örgütü’nün de salgın olarak nitelediği obezitede, her bir fazla kilolu hastanın kamu sağlık harcamasını en az yüzde 22 artırdığı belirtildi.
Öğretim Üyesi Aydan Ercan, obezite tedavisine yönelik harcamaların hem hastaların bireysel hem de ülkelerin sağlık giderleri üzerinde ciddi baskı oluşturduğunu söyledi.
Obezitenin Dünyada ve Türkiye’de Ekonomik Yükü başlıklı bir değerlendirme yapan Ercan, beden kitle indeksinin 30’un üzerine çıkmasıyla insan gücü ile sağlanan gelirlerde yüzde 2’lik bir azalma, kamunun sosyal transfer ödemelerinde yüzde 3’lük ve sağlık harcamalarında ise yüzde 4’lük bir artış tespit edildiğini anlattı. Morbid obez bireylerin 25 yaşında, kalan ömür beklentisinin sağlıklı bireylere göre 12 yıl daha az olduğunu belirten Ercan, 2030’a kadar obezitenin her iki kişiden birinde görülme ihtimali olduğunu, bunun da ilave maliyetler yanında üretim düşüşleri vb. ikincil yollardan ekonomiyi etkileyeceğine işaret etti.
Ercan, “Yapılan bir çalışmaya göre, normal kilolu bir yetişkine kıyasla, obez bir bireyin kişi başına sağlık harcamaları yüzde 41.5 daha fazla. Bu da ülkenin sağlık harcamalarının yüzde 16.5’ini oluşturuyor. Yine başka bir çalışmaya göre, 2014 yılında obezitenin küresel ekonomik etkisinin 2 trilyon dolar veya küresel gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYİH) yüzde 2,8’i olduğu tahmin ediliyor” bilgisini verdi.
Dünya