logo

Robotu kullanmak mı önemli, yapmak mı?

Mesleki eğitim bir ülkede insan kaynağının işgücü piyasasına hazırlanmasında en etkili eğitim yöntemi. İşsizliğin azaltılmasında çok büyük önemi var.

İşverenlere istedikleri vasıfta eleman temin edilmesi, ara insan gücünün yaratılması, gençlerin iş sahibi olması, işte bunların hepsi mesleki eğitimle alakalı konular.
Gelişmiş ülkelerde mesleki eğitime büyük önem verilir. İş yaşamına girecek gençlerin önemli bir bölümü daha eğitimlerinin ilk aşamalarında meslek seçimleri yapar ve uygun oldukları mesleklere yönlendirilir.

Örneğin Almanya’da orta öğretimden sonra mesleki eğitimleri seçenlerin oranı o dönemdeki gençlerin yüzde 70’i kadar. Geriye kalan genç nüfus akademik eğitime, üniversiteye yönlenmekte. Biz de ise söylem olarak hep önem verilmesine rağmen, uygulamada mesleki eğitimi seçenlerin oranı yüzde 25 - 30 aralığında. Bir de eğitimin nitelik sorunu ortaya çıkınca mesleki eğitime yönelen gençlerin aldıkları eğitime rağmen vasıfsız olmaları sebebiyle iş bulmaları zorlaşıyor.

Bugün ülkemizde işverenlere sorulduğunda en önemli sorunlarının vasıflı eleman bulamamak olduğu ifade ediyorlar. Gerçekten de işletmecimiz, iktisatçımız, mühendisimiz çok, ne var ki fabrikada gelişmiş makineleri çalıştıracak, sanayide dönüşüme hazır işgücümüz yok.

Ayrıca konunun endüstriyel ve dijital dönüşümle de ilgisi var. Dijitalleşme, hayatın her alanını engel tanımadan değiştiriyor. Dijital dönüşümün birbirinden ayrılmaz nitelikte iki boyutu bulunuyor: Üretim teknolojilerinin ve insan kaynağının dönüşümü.

‘İnsan kaynağı dijital dünyaya uygun bir şekilde dönüşmeli’

Dijital dönüşüm her yaştan tüm insanlığı etkiliyor. Dünya nüfusu yüzde1 artarken internet nüfusu yüzde 10, mobilden sosyal medyaya ulaşan nüfus ise yüzde 15 artış gösteriyor. Teknolojide yaşanan değişim gençlerin sahip olması gereken yetkinlikleri hızla değiştiriyor. Avrupa Birliği’nde bugün okula yeni başlayan çocukların yüzde 65’i şu an olmayan mesleklerde çalışacak. 2030 yılına kadar dünyada 4 milyon kişinin yeni yetenekler kazanması gerekecek.

Türkiye’de, 15 - 24 yaş arası genç nüfusumuz 13 milyon. Bu sayı dünyadaki 143 ülkenin nüfusundan fazla. Gençlerimizin sayısı, küresel rekabet endeksinde ABD’den sonra 2. olan Singapur’dan 2.3 kat, Norveç’ten 2.5 kat, Hırvatistan’dan 3.1 kat daha büyük.

Genç nüfusu yarınlara iyi hazırlamak herkesin görevi. Sanayicimiz, işverenlerimiz en çok dertlendikleri vasıflı eleman yetiştirme konusunda ellerini taşın altına koymalılar.

Özellikle de dijital dönüşümün hızlandığı bugünlerde. Bu konuda şu sıralar çok önemli bir proje hayata geçmiş durumda. Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) insan kaynağımızı dijital dünyaya uygun olarak dönüştürmek amacıyla faaliyete geçmiş durumda.

Milliyet