İlk kez Dünya Temiz Hava Kongresi’ne ev sahipliği yapan Türkiye’de, kongrede konuşan Meteoroloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Selahattin İncecik, trafik uyarısı yaptı: “Kentteki trafik yoğunluğu sürdükçe hava kalitesi düzelmez.”
İncecik, "“İstanbul, halkı doğalgaz kullanımı ile artık kükürtdioksit probleminden kurtulmuş durumda. Ancak PM10 ve PM2.5 kirliliği devam ediyor. Partikül madde kirliliği trafikteki araç yoğunluğundan kaynaklanıyor. 1980’de 300 bin olan motorlu taşıt sayısı, günümüzde 4 milyona ulaşmış durumda.” dedi.
Çözüm metro
“Boğaziçi’nden yılda 60 bin gemi geçişi oluyor. İstanbul’un mutlaka yeni bir yola girmesi gerekiyor. Kentteki trafik yoğunluğu sürdükçe hava kalitesi düzelmez. Araç sayısı çok fazla ve mutlaka azaltılması gerekiyor. Tek çözüm metro ağının genişletilmesi. PM 2.5 insan sağlığına en fazla etki yapan kirletici. Çapı 2.5 mikrondan daha küçük partiküller akciğerlere girip yerleşiyorlar. Ölümlerin başlıca sebebi PM kirleticileri ve trafik yoğunluğu.
Marmara ve İstanbul için gözden kaçan diğer önemli bir sorun da ozon kirliliği. İstanbul’daki araç yoğunluğuna bağlı kirleticiler ciddi sorun. Yüzeydeki ozon, azot oksitlerin güneş ışığıyla buluşmasıyla ortaya çıkıyor. Ozon gazını ortaya çıkması, solunum yollarını olumsuz etkiliyor. Bebekler, çocuklar ve yaşlılar ozon kirliliğinden en çok etkilenen grup. Ozon kirliliği birçok insanda solunum yolu enfeksiyon ve sorunlarını tetikliyor.
En yoğun ozon kirliliği ise İstanbul’un kuzeyi ve Şile’de görülüyor. Bu bölgeye kuzeyden taşınan kirlilik söz konusu. Ozon kirliliğinin önüne geçmek için azot oksitlere yol açan araç emisyonlarının azaltılması gerekiyor.
Dilovası’ndaki sanayi tesisleri vakit kaybetmeksizin başka bir bölgeye taşınmalı. Vadi içindeki fabrikalardan çıkan gazlar, dağılmıyor. Dilovası gibi coğrafi açıdan çökelme yaşanacak bir yere fabrikalar yapılması büyük bir yanlış. Emisyon ve kirli hava tamamen vadiye çöküyor.”
Milliyet