Huzurevinde kalmak bunalıma sebep oluyor
Son Güncelleme: 21 EKİM 2013 - TSİ 15:58
Uzmanlar, Prof. Dr. İsmail Tufan’ın “Yaşlının evi kalesidir. Huzurevi bakımını önermiyorum” açıklamasıyla hemfikir. Prof. Dr. Velittin Kalınkara, “İnsanın alışık olduğu çevrede yaşlanması çok daha iyi” diyor
Akdeniz Üniversitesi Gerontoloji (yaşlılık bilimi) Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. İsmail Tufan, yaşlıların yaşamın içinde kalmasının önemine dikkat çekerek, “Yaşlının evi kalesidir. Bir gerontolog olarak huzurevi bakımını önermiyorum. Huzurevine, yerleştirilen yaşlıların daha hızlı bunalıma girdikleri, sağlık sorunlarının arttığı gözleniyor” dedi.
Uzmanlar da Tufan’la hemfikir. Türk Geriatri Derneği Başkanı Prof. Dr. Yeşim Gökçe Kutsal, “Yaşlı insanların evleriyle güçlü duygusal bağları vardır. Konut, psikolojik anlamda yaşlılarda refahı etkileyen bağımsızlık ve özgürlük simgesidir” derken, Yaşlı Sorunları Araştırma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Velittin Kalınkara da, “Kendi alışık olduğu çevrede yaşaması ve yaşlanması insan için daha iyi” diye konuştu.
Türkiye’nin ilk yaşlılık haritasını hazırlayan Prof. Dr. İsmail Tufan, yaşlılığa ilişkin değerlendirmeler yaptı. Türkiye’de bugün 65 yaş üstünde yaklaşık 10 milyon 31 bin insan bulunduğunu, 33 bin civarında da 100 yaş ve üzerinde insan yaşadığını belirten Tufan, Türkiye’deki ortalama insan ömrünün kadınlarda 76, erkeklerde ise 72 olduğunu söyledi. Ömür ortalaması en uzun ilin Kastamonu, en kısa ilin ise Yozgat olduğunu aktaran Tufan, projeksiyonlara göre yaşlı nüfusun 2023 yılında 14,5 milyon, 2030 yılında 18 milyona ulaşacağını kaydetti.
Yaşlıların yaşamın içinde kalmasının önemine de değinen Tufan, “Yaşlının evi kalesidir, ayrılmak istemez. İmkânlar dahilinde olabildiğince evinde tutmak gerekli. Bir gerontolog olarak huzurevi bakımını önermiyorum. Daha rahat edeceği gerekçesiyle huzurevine yerleştirilen veya çocuklarının yanına gitmek zorunda kalan yaşlıların daha hızlı bunalıma girdikleri gözleniyor. Huzurevi en son tercih olmalı” uyarısında bulundu.
Milliyet