Dünyada Müslüman nüfusun artması ile stratejiler yeniden şekilleniyor
Son Güncelleme: 3 ŞUBAT 2016 - TSİ 11:20
Tahminlere göre 2010-2050 yılları arasında Müslüman nüfus oranı yüzde 70’in üzerinde artış gösterecek. Dünya genelinde Müslüman nüfus ile Hristiyan nüfus eşitlenecek. Bu da küresel siyaset ve ekonomide stratejilerin yeniden şekillenmesine neden olacak.
Nüfus artışı, gençler arasındaki işsizlik, ekonomik kalkınmada yavaşlama, gelir dağılımında eşitsizlik, hızlı şehirleşme.. Tüm bu değişimler insanların, dolayısıyla da dinlerin, etnik grupların sayılarını ve yerleşim alanlarını yakından ilgilendiriyor. Dünyanın birçok bölgesinde geleneksel değerlerin değiştiğini, yer değiştirdiğini görüyoruz. Son dönemde dünya genelinde izlenen demografik trendler, önümüzdeki yıllarda dengelerin farklı yönde değişeceğini ortaya koyuyor.
California Pitzer College’den sosyoloji profesörü Phil Zuckerman, bugün hem toplam sayı olarak hem de nüfus yüzdesi olarak her zamankinden çok daha fazla ateist olduğunu söylemişti. Gallup’un 57 ülkede 50 bin kişiyle yaptığı bir kamuoyu anketine göre, 2005-2011 yılları arasında kendisini dinci olarak tanımlayanların oranı yüzde 77’den 68’e düşmüştü.
Pew Reserch Center’in geçen sene gerçekleştirdiği araştırma ise, 2050 yılında, Budistler dışında, tüm dini grupların nüfusunun artacağını ortaya koydu. En önemli artış ise Müslüman nüfusunda izlenecek. Araştırmaya göre, 2010-2050 yılları arasında Müslüman nüfus oranı yüzde 70’in üzerinde artış gösterecek. Bu oran, dünya genelindeki Müslüman nüfusun 1.6 milyardan 2.8 milyara yükseleceği; yani dünya nüfusunun yüzde 30’unu temsil edeceği anlamına geliyor. Bu artışla birlikte dünya genelindeki Hristiyan ve Müslüman oranı eşitlenecek. Bu da yeni bir soruyu gündeme getiriyor: Bu eşitlik bundan sonraki küresel politikaları, ekonomi stratejilerini nasıl etkileyecek?
Bazı inançlar ise küresel nüfus artışından çok daha hızlı artış gösteriyor. İslam dini de bu durumun başında geliyor. Tahminlere göre, Avrupa ve diğer bölgelerde Müslüman sayısı artacak. Yaşlanan Avrupa’nın göçmen ihtiyacı da yükselecek. Bugün Müslüman nüfusun yüzde 34’ünü, 15 yaş altı gençler; yüzde 60’ını 15-59 yaş arası; yüzde 7’sini ise 60 yaş üstü oluşturuyor. Hristiyan nüfusunda ise bu oranlar sırasıyla yüzde 30; yüzde 62 ve yüzde 8.
Pew tahminlerine göre, 2050 yılında dünya genelindeki Müslümanların sayısı ile Hristiyanların sayısı eşitlenecek. Avrupa’da Müslümanlar toplam nüfusun yüzde 10’unu temsil edecek. Hindistan, Endonezya’yı geride bırakarak, dünyanın en büyük Müslüman nüfusuna sahip olacak. Pew analizinin dikkat çektiği önemli bir nokta da, bu büyümenin büyük bir bölümünün Ortadoğu dışında gerçekleşecek olması.
Dünya / Didem Eryar Ünlü