''Dünyada biyolojik çeşitlilik hızla yok oluyor''
Son Güncelleme: 22 ŞUBAT 2012 - TSİ 11:00
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ''Eğer hiç bir ülke hiç bir tedbir almazsa, bir süre sonra dünya yaşanabilir bir dünya olmaktan çıkacak ve çevre felaketleri tüm dünyayı etkileyecek boyutlara ulaşacak'' dedi.
Babacan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un inisiyatifiyle kurulan ''BM Küresel Sürdürülebilirlik'' konulu yüksek düzeyli panelin hazırladığı raporu açıkladığı basın toplantısında, gelecek nesiller için sürdürülebilir bir çevre ve temiz su kaynaklarına sürekli erişimin son derece önemli olduğunu, aksi halde kısa vadede hızlı bir ekonomik büyümenin, hızlı bir kalkınmanın gelecek nesillere yaşanması mümkün olmayan bir dünya bırakma anlamına gelebileceğini söyledi.
Günümüzde sürdürülebilir kalkınma için çevresel iyileştirmelere katkı sağlayan mal ve hizmetlerin yatırım ve tüketimini önceliklendiren bir anlayış bulunduğunu ifade eden Babacan, yatırımlarda ve tüketimde çevre konusunun sürekli gözönünde bulundurulduğunu kaydetti. Babacan ''yeşil ekonomi'' ve ''yeşil büyüme'' derken istihdamı ve yoksulluğun azaltılmasını da göz önünde bulundurmak zorunda olduklarını anlattı.
Sürdürülebilirlik kavramının gittikçe daha çok kullanılmaya başlandığına işaret eden Babacan, burada da yine ekonomik kalkınmayla doğal kaynakların kullanımı ve çevre kirliliği arasındaki bağlantının önemli olduğunu kaydetti.
Panelin yapısı hakkında da bilgi veren Babacan, özellikle sürdürülebilir kalkınmaya yönelik dünyada çok sayıda toplantı düzenlediğini, kararlar alınmaya çalışıldığını ancak bu çabaların, hedeflenen sonuçlara ulaşılması için için yeterli olmadığını söyledi. Babacan, çevreyle ilgili, iklim değişikliği ile ilgili müzakerelerden istenen sonucun alınamaması nedeniyle BM tarafından bağımsız bir panelin kurulmasının kararlaştırıldığını anlattı.
''3 milyardan fazla insan yoksulluk sorunuyla başbaşa''
Babacan, tüm bu çalışmaların ardından 30 Ocak 2012'de raporun tanıtımının Afrika Birliği Zirvesinde yapıldığını, raporun adının ''Güçlü toplum, güçlü dünya ve tercih etmeye değer bir gelecek'' olarak belirlendiğini söyledi.
Raporda, dünyada 3 milyardan fazla insanın yoksulluk sorunuyla başbaşa olduğu, mevcut kalkınma modellerinin de sürdürülebilir olmadığına yer verildiğini ifade eden Babacan, ''Yani eğer hiç bir ülke hiç bir tedbir almazsa, bir süre sonra dünya yaşanabilir bir dünya olmaktan çıkacak ve çevre felaketleri tüm dünyayı etkileyecek boyutlara ulaşacak ve bundan dünyada yaşayan herkes olumsuz etkilenecek. Şu anda çevreyi gözardı ederek, hızlı büyüyelim, bugün için refahı sağlayalım, gerisini sonra düşünürüz dediğimizde gerçekten dünya yanlış bir yöne doğru gider'' diye konuştu.
''Hızla yok olan bir biyolojik çeşitlilik söz konusu''
Dünyada yaşamın devamı için gereken çevresel eşiklerin de artık yavaş yavaş aşılmaya başladığını ifade eden Babacan, şu anda hızla yok olan bir biyolojik çeşitliliğin söz konusu olduğunu, sera gazlarının etkisinin arttığını, iklim değişikliklerinin gözlendiğini hatırlattı. Şu anda doğru kararlar alınırsa, doğru politikalar uygulanırsa kötüye gidişin önlenebileceğini vurgulayan Babacan, bunu da raporda tespit ettiklerini, şu an için bir çaresizlik ve imkansızlık durumunun söz konusu olmadığını belirtti.
Her düzeydeki kurumsallaşma ve insan kaynaklarının daha güçlü bir dünya ve daha güçlü bir toplum için yeniden yapılanması gerektiğini belirten Babacan, ''Raporda şunu da vurguladık; 2012 yılında doğan bir bebek, 2030 yılında 18 yaşına gelmiş olacak. Yani bugün atacağımız adımlar, bugün doğan çocukların 18 yaşına geldiği günkü dünyanın şeklini belirleyecek, yön verecek'' dedi.
Kalkınmanın sürdürülebilmesi için öncelikle yoksulluğun azaltılması, ekonomik büyüme ve gelir dağılımındaki eşitsizliğin düzeltilmesi gerektiğini ifade eden Babacan, ''Raporda, gelir dağılımındaki bozulmanın dünyada önemli bir problem olduğu tespit edilmiş durumda, ancak istisna olarak 2 ülke gösteriliyor. Bunlardan birisi Türkiye, diğeri de Brezilya'' dedi.
DÜNYA