BM'de reform sesleri yükseldi
Son Güncelleme: 3 EKİM 2015 - TSİ 10:29
2. Dünya Savaşı sonrası bir dünya savaşının daha çıkmasını engellemek amacıyla kurulan Birleşmiş Milletler'in 70. Genel Kurul görüşmelerinde reform isteği daha gür bir sesle çıktı.
Dünyayı üçüncü bir savaştan korumak için kurulan Birleşmiş Milletler (BM), güncel insani trajediler ve uluslararası krizlere müdahalede sınıfta kaldığı için sık sık eleştiri ve reform taleplerine maruz kalıyor.
BM, 24 Ekim 1945'te İkinci Dünya Savaşı'nın galip devletleri tarafından oluşturulan bir sistem üzerine kuruldu. Dünya barışını korumak için uluslararası örgüt kurma düşüncesi ilk defa Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra denenmiş, Milletler Cemiyeti (MC) adı altında vücut bulmuştu. MC, İkinci Dünya Savaşı'nın çıkmasını engelleyemeyince, savaşın galipleri ABD, Sovyetler Birliği (SSCB), Çin, İngiltere ve Fransa, dönemin güç dengelerini esas alan BM'yi kurdu.
193 üyeye sahip örgüt, New York'ta bulunan genel merkezden yönetiliyor.
Yürütme organı niteliğindeki BMGK ise kuruluşundan bu yana 5 "galip" devletin tekelinde bulunuyor. BMGK, daimi üyeler dışında geçici statüde, iki yılda bir değişen ve bölgesel bazda seçilen 10 ülkeyi kapsıyor. Ancak, veto hakkı sadece daimi üyeler tarafından kullanılabiliyor. Dolayısıyla, "Üçüncü Dünya Savaşı"nı engellemek için kurulduğu ilan edilen BM sisteminin asıl hedefinin, dönemin en güçlü beş devletinin statükoyu muhafaza edebilmesi ve galibiyetlerini ömür boyu ayrıcalığa dönüştürebilmesi olduğu açıkça görülüyor.
70. Genel Kurul'da eleştiriler
Her sene eylül ayında yapılan Genel Kurul Genel Görüşmelerinin 70.si, 28 Eylül'de New York'da başladı. Bu seneki toplantılar, reform talepleri açısından önemli görüşmelere sahne oldu.
Reform talebinde bulunan en etkili gruplardan biri olan ve Almanya, Japonya, Brezilya ve Hindistan'dan oluşan G4 Grubunun liderleri, 2004 yılından bu yana ilk defa ortak açıklama yaptı.
Türkiye'nin Soğuk Savaş sonrası reform tartışmalarından beri BM'nin çeşitli platformlarında dile getirdiği talepleri, Genel Kurul'un Güvenlik Konseyi karşısında güçlendirilmesini, BMGK'ya yeni geçici üyeler eklenmesini, BMGK'nın BM üyesi bütün devletlerin katkılarına açık ve onlar tarafından sorgulanabilir hale getirilmesini içeriyor.
AA