İnternet kullanma yaşı 2'ye düştü

Teknolojik gelişmelerle birlikte yaşam şekli de değişti. Artık insanlar hayatı gerçekte değil, sanalda yaşıyor. Bu durum, çocukları da etkilemeye başladı. Araştırmalar, çocukların internetle tanışma yaşının ikiye kadar indiğini kanıtladı. Aslında çocuklar daha anne karnında, internet ve sosyal medyayla tanışıyor çünkü aile üyelerinin ellerinden akıllı telefonlar düşmüyor. Adeta vücudumuzun bir parçası gibi...

Elimiz, kolumuz gibi onlarsız bir an geçiremiyoruz. Anne-baba, her anı sosyal meydada paylaşma telaşında olunca, sürekli bir poz verme durumu söz konusu. Bebek doğar doğmaz da aynı durum devam ediyor.

Ölümsüzleştirme çabası

Doğum anından itibaren, büyüme sürecinin neredeyse her günü, sosyal medyada paylaşılıyor. Durum böyle olunca, bebek dünyaya gözlerini akıllı telefon ve tabletle açıyor, merak edip eline alıyor. Eğer anne-baba, çocuğu avutmak için bu cihazları eline veriyorsa, bağımlısı oluyor.

Sosyal meydayla tanışması, daha doğrusu kendine hesap açması ise ilkokul birinci sınıfa denk geliyor. Bazı aileler, çocuklarına YouTube kanalı açarak, ekonomik olarak onu sömürüyor. Amaç ne olursa olsun, çocukların sosyal medya hesabı alması ve YouTube kanalı açması, çok sakıncalı.

Hangi yaşta, kaç saat?

Çocuğun mümkün olduğunca internet ve bilgisayarla geç tanışması gerekiyor. Öncellikle okul öncesi dönemde hem bilgisayardan hem de akıllı telefon ve tabletlerden uzak tutulmalı. Fakat minikler, okul sorumlulukları gereği ya da arkadaşlarına özendiklerinden, internet ve bilgisayarı kullanmak zorunda kalıyor.
İlkokul döneminde ödevler nedeniyle kısıtlı bir şekilde bilgisayar kullanımına izin verilebilir. Fakat ekranı anne ya da baba görebilmeli. Bilgisayar oyunları oynamasına izin vermek yerine, gerçek hayatta arkadaşlarıyla hareketli, açık hava oyunları oynaması ve yeteneklerine uygun kurslara gitmesi, hobiler edinmesi, aktivitelere katılması, gelişimi ve psikolojisi için önemlidir.

Yeteneği keşfedilmeli!

Her çocuğun mutlaka farklı yetenekleri ve ilgi alanları vardır. Önemli olan, bunları keşfetmek ve onu sanal dünyadan, yeteneklerini sergileyecekleri alanlara yönlendirmektir. Böylece öz güveni artar ve arkadaşlarıyla iletişimi gelişir. Kendine yeten, sağlıklı ve mutlu bir birey haline gelir. Hatta yetenekli olduğu alanda doğru yönlendirilirse, dünya çapında başarılara imza atabilir.

Onu bekleyen tehlikelere dikkat edin

Birçok çocuk, internet üzerinden tanıştığı kötü niyetli insanların tuzağına düşüyor. Özellikle interaktif oyunlar aracılığıyla tuzağa açıklar. İnternette sınır yok, her türlü videoyu izleyebilir, yaşına uygun olmayan içerikleri okuyabilir. Sanal dünyanın bağımlısı olabilir. Şiddet içerikli oyunlar nedeniyle saldırgan davranabilir. Hayatı sanal yaşayıp, gerçek dünyadan kopabilir. Okul başarısı düşebilir ve arkadaşlarıyla iletişimi zayıflayabilir.

Milliyet