Şirketlerde 1 Ocak sendromu başladı
Son Güncelleme: 12 ARALIK 2012 - TSİ 15:53
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 30.06.2012 tarihli ve 28339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. 6331 sayılı yeni İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nın önemli maddelerinin işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı çalıştırılmasına ilişkin maddelerinin de yürürlüğe girmesine az kaldı.
Kanunla, kamudakiler dahil bütün çalışanlar ve işyerleri kapsama alınmakta; işyerlerinde risk değerlendirmesi yapılması ve bununla bağlantılı olarak önleyici ve koruyucu tedbirlerin alınması, çalışan sayısı ile ilgili bir sınırlama olmaksızın tüm işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sağlanması zorunlu kılınmaktadır.
1 Ocak 2013 tarihi önemli bir dönüm noktası olacak. Ancak birçok şirkette 1 Ocak 2013 sendromu oluştu. Herkes ne yapacağını bilmez halde. İşte, hem kamuoyunu aydınlatmak hem de uygulamaya yön vermek için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü çeşitli illerde seminerler, toplantılar düzenliyor. Hangi illerde eğitim düzenleneceğini http://www.csgb.gov.tr/csgbPortal/isggm.portal?page=haber&id=yasa18il linkinden takip edebilirsiniz. Bugün işverenleri yükümlülükleri konusunda hem bilgilendirmek ve hem de 1 Ocak sendromu konusunda işverenlere yol haritası çıkartılmasının doğru olduğunu düşünüyoruz.
İş sağlığı ve güvenliği alanında proaktif bir yaklaşımla üç önemli husus üzerine durulmaktadır;
1- Risk değerlendirmesi yaptırılıp, işyerinde mevcut veya ileride doğabilecek tüm tehlike ve risklerin önceden belirlenmesi ve değerlendirme sonucu belirlenen öncelik sırasına göre bu riskleri yok edecek tedbirlerin alınması,
2- Etkili bir kontrol ve denetim sistemi kurularak alınan önlemlere uyulup uyulmadığının denetlenmesi, dolayısıyla giderek önlemlere uyulmasının sağlanması,
3- Tüm çalışanlara karşı karşıya bulundukları mesleki riskler ile bunlara karşı alınması gerekli tedbirler konusunda İSG ve mesleki eğitimler verilmesidir.
Tazminatlar ve idari para cezaları göz önüne alındığında her zaman için önlemek ödemekten ucuz olmaktadır. Hem denetim yapmaya yetkili memurlar karşısında yasal açıdan zor durumlara düşmemek, hem de tedbir alıp çalışanları eğiterek iş güvenliği konusunda bilinçlendirmek, böylece yasal olarak hiçbir eksiği bulunmayan bir işyerinde barış ve esenlik içinde bir iş ortamı sağlamak şüphesiz en doğru yaklaşımdır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile diğer mevzuat çerçevesinde işverenlere;
- Risk değerlendirmesi yapmak veya yaptırmak,
- Acil eylem planı yapmak,
- Çalışanlara iş sağlığı ve güvenliği eğitimi verilmesi,
- Tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde çalışanlara mesleki eğitim verilmesi,
- İlkyardımcı belgesi aldırılması,
- Yangın eğitimi aldırılması,
- 50 ve daha fazla işçi çalışan işyerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu kurulması,
- Çalışan temsilcisi atanması/seçilmesi,
- İşyeri hekimi ve İSG uzmanı çalıştırılması veya OSGB'lerden hizmet alınması gibi yükümlülükleri getirilmiştir. Eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni risklere uygun olarak yenilenir, gerektiğinde ve düzenli aralıklarla tekrarlanacaktır. Eğitimlerin bu kadar önemsenmesinin nedeni, iş kazalarının büyük bir bölümünün eğitim ve uygun ekipmanlar kullanılmamasından kaynaklanmasıdır. İşyeri hekimi, iş güvenliği uzmanı, diğer sağlık personeli görevlendirilmesine ilişkin maddeler;
- Kamu kurumları ile 50'den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra (01.07.2014 tarihinde)
- 50'den az çalışanı olup tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra (01.07.2013 tarihinde)
- Diğer işyerleri için yayım tarihinden itibaren altı ay sonra (01.01.2013 tarihinde) yürürlüğe girecektir.
İBRAHİM IŞIK/Dünya