Plastikler doğaya ‘nüfuz’ ediyor
Son Güncelleme: 14 TEMMUZ 2014 - TSİ 13:31
Hayatımızda artık yeni bir taş var. The Geological Society of America’nın raporunda tanımlanan bu yeni taşa verilen isim 'plastiglomerate'
Plastiglomerate taşı, plastik parçalarının eriyip; kum, deniz kabuğu, tahta gibi doğal malzemelerin içine nüfuz etmesiyle oluşuyor. Ortaya çıkan ise, plastik ve kayadan oluşan bir karışım. Araştırmacılara göre bu yeni malzemenin yaşam süresi çok uzun; bu da, insanoğlunun Dünya’nın jeolojik tarihinde sürekli bir iz bırakıcı olduğu anlamına geliyor.
Western Ontario Üniversitesi’den Jeolog Patricia Corcoran’ın The Huff ington Post’a yaptığı yorumlar şöyle: “Gelecekte, insanlar taş kayıtlarında ‘platiglomerate’ adını gördüklerinde, bunu tanıyabilecekler. ‘O zamanlar, insanlar dünyayı plastiklerle kirletiyormuş’ diyecekler. Bu madalyonun bir yüzü. Diğer yüzü ise, insanların bunu yapmaya devam ediyor olmaları. Dolayısıyla, bu tür malzemeler sıradanlaşacak ve sonsuza dek varlığını sürdürecek.”
Androposen Çağı
Uzmanlara göre, bu taşın keşfi Dünya’nın yeni bir jeolojik çağa girdiğinin göstergesi olabilir. Üzerindeki kitlesel etkimiz nedeniyle gündeme gelen bu yeni jeolojik çağa verilen ad: Androposen Çağı. Ve bu çağ boyunca attığımız imzalar, kentlerimiz yıkılıp gittikten sonra bile jeolojik kayıtlardan silinmeyecek. Dünya bugün, yaklaşık 12 bin yıl önce başlayan Holosen Çağı'nda.
Corcoran ve ekibi, bu yeni maddeyi incelemek için 2006 yılında Hawai’deki Kamilo plajına gitmişler. Kamilo plajı dünyanın en kirli plajlarından birisi olarak değerlendiriliyor. Bunun nedeni okyanus suları ile birçok çöp ve plastik atığın kıyıya vurması. Araştırmacılara göre, plastik atıkların kum ve taşlara nüfuz etmesinin başlıca nedeni plajda yakılan ateşler. Aşırı hava sıcaklıkları, orman yangınları da aynı etkiyi yapabiliyor. Bu arada araştırmalar sırasında ortaya çıkan bir diğer ilginç veri de, bulunan plasitk atıklarının Asya ve Rusya’dan geliyor olması.
Corcoran, The New York Times’a yaptığı açıklamada, plastik atıkların Hindistan, Afrika ve hatta İzlanda kıyılarında bile bulunduğunu söylüyor. Corcoran, “Plastik her yerde ve kaçınılmaz olarak, doğal malzemelere karışacak” diyor.
Biz yine de mümkün olduğunca az plastik kullanalım ve kumsallardaki plastik atıklarını elimizden geldiğince temizleyelim. Önemli olan farkındalık oluşturmak. Küçük hareketler, büyük değişimlere yok açar.
“Plastiglomerate” adı verilen taş türü; plastik parçalarının eriyip, kum, deniz kabuğu, tahta gibi doğal malzemelerin içine nüfuz etmesiyle oluşuyor. Bir tür plastik yumağı olarak adlandırılan bu taşlar sonsuza dek varlığını sürdürecek ve dünyayı kirlettiğimizin kanıtı olacak.
Peki plastik yüzünden vermekte olduğumuz zararı nasıl tersine çevirebiliriz? Corcoran’ın cevabı net: Dünya genelinde her bir ülke plastik kullanımından hemen vazgeçsin. Ama tabii ki bu hiç kolay değil.
Dünya