Gelişen robot ve otomasyon teknolojileri hayatımızın her alanda yerlerini güçlendirirken farklı işkolları için de verimli ve ucuz çözümler sunuyor.

Bir çok işte insan gücüne göre avantajları olan yapay zekâ ve robot sistemler günümüzde sadece fabrika bantlarında üretimin bir parçası olmanın ötesinde çağrı merkezlerinden tutun muhasebe işlemlerine kadar hizmet veriyor. Hızla gelişen ve kullanım alanlarını arttıran bu teknolojiler gerekli önlemler alınmazsa yakın gelecekte dünya istihdamının yarısını ele geçirerek büyük bir krizle yüzleşmemize neden olabilir. 

Araştırmalar 2034 yılına gelindiğinde dünyadaki toplam istihdamın yüzde 47’sinin robotlar tarafından ele geçirileceğini öngörüyor. Vasıfsız işgücünün şimdiden hissetmeye başladığı bu sorun zamanla ciddi bir krize dönüşme riski taşıyor. Araştırmalar gösteriyor ki otomasyon ve yapay zekâ gibi teknolojilerin yaygınlaşmaya başladığı 90’lı yıllardan bu yana istihdamın nüfusa oranında bir düşüş gözlemleniyor. Robotlar istihdam oranlarında önemli bir paya sahip olmaya başlarken krize karşı ise önlem alınmıyor. Tayvanlı üretici firma 3 yıl içinde Çin’deki fabrikalarında 500 bin işçinin  robotik otomasyon sistemleri ile değiştireceğini açıklaması krizin seviyesi ile ilgili tahmin yürütmemizi sağlıyor.

Hürriyet