'Her yerde Çin zulmüne direniyoruz'
Son Güncelleme: 1 TEMMUZ 2013 - TSİ 14:02
Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı Seyit Tümtürk, 26 Haziran’da Doğu Türkistan’ın Turfan bölgesine bağlı Lukçün nahiyesinde pazar meydanında yaşanan çatışmaların Hoten, Urimçi, Turfan da devam ettiğini söyledi.
Son olarak Hoten vilayetinde cuma günü namaz çıkışında olaylar yaşandığını ve bölgeyle şu anda iletişimin kesildiğini belirten Tümtürk, Hoten’deki Hanırık Cami’ne cuma namazı kılmak için giden Doğu Türkistanlı Müslümanlara cami girişinde Çin polisi tarafından kimlik sorulması nedeniyle gerginlik yaşandığını ifade etti.
Polis ve askerlerin cami etrafında güvenlik kordonu oluşturması nedeniyle cuma namazı çıkışında cemaatle polis arasında tartışma yaşandığını ve yaklaşık 200 kişilik cami cemaatinin yapılan uygulamaya tepki göstermek amacıyla tekbirler getirerek 1 km kadar yürüyüş yaptığını öğrendiklerini ifade eden Tümtürk, şunları kaydetti:
“Polis ve askerler yürüyüşe müdahale etmek isteyince çatışma çıkmış. Aldığımız ilk bilgilere göre birkaç Doğu Türkistanlı vatandaşımız bu çatışmalarda hayatını kaybetti, onlarca kişi de yaralandı. Bu olayla birlikte Doğu Türkistan’ın birçok bölgesinde de Çin polisi ile vatandaşlarımız arasında çatışmalar yaşandı ve hâlâ devam ettiği bilgisini aldık.”
Her Şeyin Sebebi, Çin’in İmha Politikası
Yaşanan olayların münferit ve basit olaylar olarak değerlendirilemeyeceğini ifade eden Tümtürk, bu olayların arkasında 1949 yılında bağımsız bir devlet olan Doğu Türkistan’ı işgal eden Çin komünist yönetiminin 64 yıldır uyguladığı asimilasyon ve imha politikası, her türlü hukuksuzluğu ve o bölgedeki insanların din ve vicdan hürriyetinin engellenmesi, tek dilde eğitim projesi adı atlında Türkçe’nin yasaklanması gibi nedenlerin yer aldığını belirtti. Çin hükümetinin tek çocuk politikasıyla Doğu Türkistan’daki Müslüman Türklerin nüfusunu azaltmaya çalıştığını vurgulayan Tümtürk, şöyle devam etti:
Doğu Türkistanlılar Patlama Noktasına Geldi
“18-25 arasındaki kızlarımız zorunlu olarak direniş bölgelerine götürülerek gayri ahlaki yerlerde çalıştırılıyor. Sakal bırakan erkeklerin sakalları sorgu odalarında kesiliyor. Başörtü takan hanımlarımızın başörtüleri zorla başlarından alınıyor. Ev ev arama yapılarak gençlerimiz evlerden sorgusuz sualsiz götürülüyor ve akıbetleri meçhul. Son yıllarda 6 milyon Çinli Doğu Türkistan’a göç ettirilerek Doğu Türkistan’daki Türklerin toprakları ellerinden alınarak açlığa ve sefalete terk edildi.
Milli Gazete