27 Şevval 1445 | 6 Mayıs 2024 Pazartesi

CANLI DİNLECANLI DİNLE

Türkiye

Ana Sayfa Haber Türkiye

'Türk dilini korumak için bir süzgeç uygulanmalı'

Son Güncelleme: 26 EYLÜL 2017 - TSİ 15:28

Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sinan Kaçalin, "Türk iktisadını korumak için gümrük uygulanması gibi Türk dilini korumak için de bir süzgeç, filtre uygulanmalı. Her şey serbest olamaz. Kullanan için o an kolay gelir ama kullananın bile şikayet edeceği bir döneme girilebilir." dedi.

Kaçalin, 26 Eylül Dil Bayramı dolayısıyla, sosyal medya ve günlük hayatta özellikle Türkçenin kullanımı ve bu konuda yapılan hatalara yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Gençlerin dilin gelişimini takip etmesi gerektiğini vurgulayan Kaçalin, Türkçeyi doğru kullanamamanın sebeplerinden birinin geçmişte yapılan yanlış tercümeler olduğunu ifade etti.

Bunların altında kendi kültürünü tanımamanın da yattığına dikkati çeken Kaçalin, dilde yapılan yanlışların geniş bir yelpazede, farklı alanlardaki hataların dile de yansıması olarak ele alınması gerektiğini söyledi.

Kaçalin, Avrupa'da Türkçe "döner kebap", "yoğurt" gibi kelimelerin kullanıldığına işaret ederek, benzer şekilde Türkçeye de yabancı kökenli sözcüklerin girebildiğini belirtti. Kaçalin, "Nasıl ki ilk kültürden Avrupa dillerine Türkçe bu kelimeler geçmişse, ilk düşünenin malı olarak üretilip Türkçeye giren kelimelere karşı durmak biraz kolay olmaz. Yani 'Niye bu kelimenin yabancısını kullanıyorlar?' demektense 'Niye bu eşyayı üretmiyorlar?' diye hesap sormak lazım. O eşya üretilirse o kelime de ürer. İşi yarısından değil temelinden almak lazım." değerlendirmesinde bulundu.

"Yabancılaşmaya pencerelerimizi açmamak lazım"

Kaçalin, toplumda yabancı kökenli sözcüklerin kullanımının psikolojik yönlerinin bulunduğunu ve bu konuya ancak uzmanların açıklık getirebileceğini vurgulayarak, "Bu işin her türlü mücadelesini TDK yapsın" demenin doğru olmadığını vurguladı.

Kaçalin, sokak, dükkan adlarındaki yabancı kelimelerin "Yabancı olan kalitelidir, güven veriyor" algısıyla ya da yanlış olduğunu bile bile esprili bir dil oluşturmak  amacıyla kullanılabildiğini aktardı. Buna olumlu bakılmaması gerektiğini söyleyen Kaçalin, yanlış kullanımları belediyelerin takip etmesi gerektiğini ifade etti. Belediyelerle daha önce bu konuda görüştüklerini belirten Kaçalin, yabancı isimlerle açılacak iş yerlerine ruhsat verilmemesi ya da bu tip iş yerlerinden daha fazla vergi alınması gibi önerilerin gündeme geldiğini aktardı.

Görüşmelerde kendilerine bu tarz uygulamaların kolay olmadığının iletildiğini aktaran Kaçalin, "Sonuçta 'O olmuyor, bu yapılmıyor' deyip bütün yabancılaşmaya pencerelerimizi açmamak lazım. 'Nasıl olur'unu ilgilisi düşünmeli. Biz 'Bir kelimenin Türkçesi, doğrusu nedir?' ile ilgilenebiliriz. O kelimenin ikame edilmesi, yerleştirilmesi ayrı bir güç veya ihtisas alanıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Kaçalin, TDK olarak hali hazırda sadece bilgi trafiğini ve güncelliğini sağladıklarını vurgulayarak, buna karşılık kurumdan beklentinin çok fazla olduğuna işaret etti. 

TDK'nin gelecek süreçte "mobil uygulama" ile de hizmet vermeye başlayacağını belirten Kaçalin, Aynı zamanda "Alo Dil Hattı" kurulmasına yönelik bir düşüncesinin de bulunduğunu söyledi. 

AA