9 Zilka'de 1445 | 18 Mayıs 2024 Cumartesi

CANLI DİNLECANLI DİNLE

Dünya

Ana Sayfa Haber Dünya

Vergi kaçakçılığıyla mücadelede uluslararası reform çabası

Son Güncelleme: 7 EKİM 2015 - TSİ 10:27

Hükümetlerin vergi gelirlerinde her yıl yüz milyarlarca dolarlık kayba yol açan vergi kaçakçılığı ve off-shore "vergi cennetleri" konusuna büyük reform planı hayata geçiriliyor.

Büyük şirketlerin iş merkezlerini, vergi oranlarının düşük olduğu ülkelere kaydırarak daha az kurumlar vergisi ödemesinin getirdiği ağır yük nedeniyle hazırlanan eylem planı açıklandı. Plan hükümetlere konuyla ilgili tavsiyelerde bulunuyor ve uluslararası şirketlerin vergilendirilmesinde yeni düzenlemeler içeriyor.

Sanayileşmiş ülkelerin oluşturduğu G20’nin talebi üzerine 3 yıl önce harekete geçen Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), ‘offshore’lar dahil vergi kaçakçılığının sebep olduğu kayıpların önüne geçmek amacıyla Matrah Aşındırması ve Kar Aktarımı Eylem Planını (BEPS-Base Erosion and Profit Shifting- Eylem Planı) yayınladı.

Paket, bu hafta Peru’nun başkenti Lima’da G20 Maliye Bakanları toplantısında ele alınacak. Uluslararası vergi kurallarının kapsamlı, rasyonel ve koordineli bir şekilde reforme edilmesi amacıyla yarın G20 Maliye Bakanları tarafından tartışmaya açılacak pakette, küresel bir yol haritası çizerek ülkelere kendi vergi gelirlerini en az kayıpla toplamayı sağlamak için gerekli tavsiyelerde bulunuluyor. Söz konusu eylem planı, düşük veya hiç vergi ödemeyen şirketlere karşı önlem almak amacıyla yerel ve uluslararası enstrümanları içeren belirlenmiş 15 eylemden oluşuyor.

Yılda 240 milyar dolar kayıp

OECD’nin açıklamasına göre, BEPS kaynaklı kayıpların büyüklüğü yılda 100-240 milyar dolar olarak tahmin ediliyor. Yani yaklaşık küresel kurumsal gelir vergisinin (CIT) yüzde 4 ile 10’u civarında bir kayıp yaşanıyor. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin, CIT’ın toplam vergi geliri içindeki payı açısından kurumsal gelir vergisine bağımlılığının daha fazla olması, BEPS’in bu ülkelerdeki önemini artırıyor. BEPS’in amacı, vergi tabanlarının erimesini ve şirketlerin vergiden kaçınmak için yapay bir şekilde vergileme ülkelerini değiştirmelerini engellemek üzere, uluslararası vergileme kurallarını tek bir çatı altında toplamak. Yeni kurallar temel olarak şunu amaçlıyor: Şirket kârları, vergi oranlarının en düşük olduğu yerde değil, kârın elde edildiği yerde vergilendirilsin.

Bu eylem planı ile OECD üyesi olmayan G20 ülkeleri de vergi meselelerinde ilk kez OECD ile eşzamanlı adım atmış oluyor. Eylem planına göre, ekonomik faaliyetten yapay olarak ayrılan vergilendirilebilir gelirin düşük düzeyde vergilendirilmesinin önlenmesi ve dolaylı olarak anlaşmalardan kaynaklanabilen “çifte vergilendirilmeme (double non-taxation)” ile mücadele edilmesi için esaslı değişiklikler gerekiyor. Bu doğrultuda, şirket gelirlerinin vergilendirilmesi alanında uluslararası düzeyde uyumun sağlanabilmesi için yeni uluslararası standartlar geliştirilecek.

Antalya’da karara bağlanacak

G20 Maliye Bakanları toplantısında tartışılmasının ardından plan 10 Ekim günü, yine Lima’da IMF – Dünya Bankası İkinci Yarıyıl Toplantılarında ele alınacak. Daha sonra da kasım ayında Antalya’da yapılacak G20 Liderler Zirvesi’nde karara bağlanacak.

Eylem planında neler var?

Dijital ekonomi dolayısıyla etkin olarak uygulanamayan vergi politikalarının belirlenmesi ve çözüm önerileri konusunda tavsiyelerde bulunulması.

İki ülkede farklı karakterde değerlendirilen ve bu sebeple iki ülkede de vergilendirilmeyen “melez” karakterli yatırım planlarının belirlenmesi ve gerek ulusal mevzuatlarda gerekse vergi anlaşmalarında önleyici düzenlemelerin yapılması.

Kontrol edilen yabancı kurum vergileme rejiminin güçlendirilmesi ve ülkeler arası standardizasyonun sağlanmasına yönelik politikaların belirlenmesi. Ülkeler arası faiz ve benzeri finansal ödemeler yoluyla vergi matrahının düşürülmesine karşı alınacak önlemler konusunda gerek ulusal mevzuatlarda gerekse transfer fiyatlaması mevzuatında yapılabilecek düzenlemelerin belirlenmesi.

Bilgi değişimi, şeffaflık ve vergi mukimliği kuralları gibi unsurların gözden geçirilerek zararlı vergi rejimi (vergi cennetleri) ile mücadelenin etkinleştirilmesi.

Vergi anlaşmalarının sağladığı avantajların kötüye kullanılmasının engellenmesi için vergi anlaşmaları rejimi ve ülkelerin ulusal mevzuatlarında yapılacak düzenlemelerin belirlenmesi.

Vergi anlaşmalarında diğer ülkede yapılan faaliyetlerin “işyeri” olarak tanımlanması ve vergilenmesi için gerekli kriterlerin yeniden düzenlenmesi (istisnaların sınırlanması).

Dünya